Baba Ocagi ve Sonrasi
……Insanlarin dogup buyudukleri bir Baba ocagi vardir, Bu ocak iki odali bir gecekondu, yahutda saray gibi bir daire veye ev olabilir.ister, disi kerpicten orulmuc, ici balcikli ve saman camuru ile sivanmis, duvarlari kirec ile badana edilmis olsun, ya’da beton armeden yapilmis duzenli planli bir bina, ici yine pahali ve gosterisli esyalarla donatilmis bir yer..Baba ocagi,baba mekanidir. Sahis kiz veya erkek olarak orda dogar, orda okula baslar, orada mahalle cocuklariyla oynar kaynasir buyur.
……Sahis zamani gelince baba mekanini terkeder,gelin olur, damat olur, yurt disina goc eder. O baba ocaginda gencligi cocuklugu delikanliligi genc kizligi gecmistir,O baba ocaginda yillarin kolay kolay silemeyecegi anilari saygilari sevgileri ayni zamanda kardes kavgalari vardir, aci ve tatli hatiralar ordadir,kardesleri ordadir, annesi ve babasi ordadir. Belki daha iyi olanaklara, guzel bir gelecege gittigini bile bile bu baba mekanindan huzunle ayrilir.
……Insan nesli cok ozel yaratikdir.diger hic bir canli ile de mukayese edilemez.Bir cok yaratiklar ya dogurarak ya-da yumurtlayarak nesillerini uretirler,uretilen yavrular kendi karinlarini doyuracak duruma geldikten sonra yuvalarini terkederler,Tabiatin degismez kanunu vardir, doga her zaman kendini besler. Bir zaman sonrada ne anne/baba yavruyu ne-de yavru anne ve babasini tanirlar, Misal olarak deniz hayvanlari,kuslar yine degisik kara hayvanlari gibi…. Adem ogullarida bir muddet sonra yuvalarini terkederler,,bu terkedis anneyi/babayi ve kardesleri unutmak degildir, kimse kimseyi unutmaz ama cocuklar anne ve babalarini daha az arar olurlar…Anne ve babalar ise evlatlarini hic bir zaman akillarindan cikaramazlar. Onlar icin cocuklari etlerinden kemiklerinden canlarindan kanlarindan gelen bir parca gibidirler… Cocuklari kaatil, eskiya, soyguncu, kumarbaz, eroinman, hayat kadini ya-da homo da olabilirler, veyahutda, cok meshur bir artist, politikaci,milyarder is adami,yazar. Tiyatrocu, da olabilirler, ne karakterde olurlarsa olsunlar, ayni zamanda dunyanin diger bir kosesinde yasasalarda her zaman anne ve babalarinin kalplerindedirler.
…..Madalyonun birde diger yuzu vardir. Erkek veya kadin her hangi bir sebeble baba mekanini terkeder, genellikle evlenerek,yasamlarina baskalari girerler ve sevgileri ikiye bolunur, esler , daha sonra bir ikide cocuk olunca sevginin genel agirligi aile uzerine yuklenir, cunku daha cok yukumluluk ve sorumluluk altina girdiklerinden dolayi diger yakinlarina daha az zaman ayirirlar.
……Gun gelir baba ocaginin sahibi Baba rahmetli olur, acili ve huzun dolu gunler atlatildiktan sonra eger varsa babanin birakmis oldugu miras dusunulup konusulmaya baslanir ve paylasilmak istenir…. Baba mekaninda mutluluk icinde birbirlerine sevgi ve saygi gosteren kardesler, miras paylasmada anlasamazlar,kimine gore luzumlu kimine gore luzumsuz olarak tatsizliklar bas gosterir…Hele kardeslerden bazilari yurt disinda yasiyorsa,yurt icinde yasiyan kardes onu milyoner olarak dusunur, ordaki kardesinin ne fedakarliklarla cocuk okuttugunu buyuttugunu, bir seyler yapabilmek icin gunde kac saat fazla mesai yaptigini dusunmeden, gurbetteki kardesin mirasdan hak istemesini haksizlik sayar ve kendine daha cok pay verilmesini ister,Bazilari seytani dusuncelerle cok kurnazlik yollarina kacarlar.
……Bir cok miras problemleri eninde sonunda halledilir ve miras er veya gec paylasilir, bazende inatlasmalar yuzunden yillarca paylasilamaz… amma bu arada kalpler kirilir luzumsuz darginliklar olur, kardesler birbirlerine kirilirlar, bazi ailelerde bu kirginlik cocuklara bile sirayet eder ve kuzenler arasinada huzursuzluk girebilir… Yazimi burda noktalamak isterken soyle demek istiyorum<<<<< Kolay gelen para yine cok ve cok kolayca elden gider>>>>>Miras paylasildiktan bir zaman sonra kardesler barisirlar kuskunkuk unutulur, bazi kimselerde inatlarina devam edip yasamlari boyunca kardesleriyle konusmazlar, hepsi dunya mali bir kac kurus icindir… O miras yuzunden kirilan kalpler ne yapilirsa yapilsin bir daha iyilesmez ve kisinin icinde bir buruk ve kirik aci olarak kalirlar. ……Yere firlatarak parcaladiginiz bir cicek vazosunun daha yenisini alip yerine koyabilirsiniz bu cok kolaydir, Amma cok yakininiz tarafindan bir kac kurusluk menfaat icabi kalbiniz kirildiysa,bunun etkisinden yillar yili kurtulamazsiniz ve kisiyi ya’da kisileri kolay kolay affedemezsiniz… Ingilizlerin meshur bir sozu vardir,
<<< Forgive but don’t forget.>>…. Yani affet ama unutma, isde bu isler boyledir.
Okuyanlara tesekkurler.
Sir,altan tarafindan yazilmistir.